Mehmet Ali Çetinkaya
Peri Masalı: Ludogorets Razgrad
by , 25-Aug-2014 at 10:44 (5930 Hit)
Alt liglerden geldiði Bulgaristan Süper Ligi’nde fırtına gibi esen son üç sezonun þampiyonu, geçen sezon Avrupa Ligi’nde Lazio’yu saf dıþı bırakan Ludogorets Razgrad baþarılı öyküsünün üstüne ekleme yapmaya devam ediyor
Yazar: Mehmet Ali Çetinkaya
18 Haziran 2001’de Kuzeydoðu Bulgaristan’da, Deliorman olarak bilinen Türk bölgesinde yer alan (%27 ile Kırcaali’den sonra en yüksek Türk nüfusunun yaþadıðı ve Ýstanbul hariç, Avrupa’nın en büyük camisi olan Ýbrahim Paþa Camii’nin bulunduðu) Razgrad’da, Aleksandar Aleksandrov ve Vladimir Dimitrov tarafından kurulan Ludogorie Football Club, bir yıl sonra adını Razgrad 2000 olarak deðiþtirir. 8 sezon alt liglerde mücadele eden kulüp, 2010’da adını, 1945’te kurulan ve Razgrad’ın en eski takımlarından biri olan ama 2006’da kapısına kilit vurulan Ludogorets Razgrad olarak bir kez daha deðiþtirir.
2010 Temmuz’unda, CV’sinde sadece bir yıl Lyubimets 2007’yi çalıþtırmak bulunan teknik direktör Ivailo Petev, takımın baþına getirilir. Eylül ayında ise iþ adamı Kiril Domuschiev kulübü satın alır ve peri masalı da sahnelenmeye baþlar.
2010/11 sezonunda B Grupa’da yer alan ekip, þampiyon olarak tarihinde ilk kez Bulgaristan’ın en üst futbol ligi olan A Grupa’ya yükselmeyi baþarır.
Kulübün baþına geldiði sezonda A Grupa’ya yükselmek, Domuschiev’i oldukça heyecanlandırır ve iþ adamı tecrübeli bir kadro kurmak için kolları sıvar. Bulgar ligine göre oldukça iddialı bir bütçeyle, 13-15 milyon euroluk bir takım kurulur. (Bu noktada, Türk ve Bulgar futbolunu bir nebze olsun kıyaslayabilmek adına; 39 yıl aradan sonra Süper Lig’e ikinci kez merhaba diyen Balıkesirspor’un bütçesinin 22,5 milyon euro olduðunu belirtmekte fayda var.)
Ivailo Petev’in yönetiminde baþlanan ligin ilk haftasında evlerinde Lokomotiv Plovdiv’le golsüz berabere kaldıktan sonra, iyi sonuçlar almaya baþlayan Kartallar, yüksekten uçmaya baþlarlar. Fakat arkalarında 1924’ten beri düzenlenmekte olan Bulgaristan Ligi’nde toplam 57 kez mutlu sona ulaþan CSKA Sofya ve Levski Sofya gibi iki tecrübeli kulüp vardır. Nitekim ligin ortalarında peþ peþe aldıkları 3 maðlubiyet CSKA’nın liderliðe kök salmasını saðlar.
16 Mayıs 2012, Yeþil-beyazlılar için tarihlerinin en önemli günüdür. Çünkü tarihlerinde ilk kez Bulgar Kupasına uzanmak için Lokomotiv Plovdiv ile karþı karþıya gelirler ve 1-0 yenik duruma düþtükleri maçı 2-1 kazanarak ilk önemli kupayı müzelerine götürürler.
Bu maçtan sadece 6 gün sonra, ligin son maçında CSKA’yı aðırlarlar. Sofya ekibi 2 puan farkla liderlik koltuðunda oturduðu için maçın önemi büyüktür. 19. dakikada Ivanov’un attıðı gol, Ludogorets’in ilk sezonunda Bulgar Ligi’nde þampiyon olmasını saðlar.
Temmuz 2012’de Lokomotiv Plovdiv’i 3-1 yenerek Süper Kupa’yı da müzelerine götüren Kartallar, Bulgaristan Futbol tarihinde CSKA Sofya ve Levski Sofya’dan sonra Üçleme (Tre-ble) yapan 3. takım olmayı baþarırlar.
Ludogorets, A Grupa’ya çok iddialı bir giriþ yapmıþtır.
Vezalov’un golü, Razgard yine zirvede
Süper Kupa zaferinden birkaç gün sonra Yeþil-beyazlılar tarihlerinde ilk kez Avrupa’da boy gösterirler. Þampiyonlar Ligi 2. ön eleme turunda rakip, Hırvat Dinamo Zagreb’dir. Fakat iþler Bulgarların istediði gibi gitmez. 1-1 ve 2-3’lük skorların ardından Kartallar, Avrupa sahnesine erkenden veda ederler.
A Grupa’da ilk 8 maçını kazanan Ludogorets, ligde bir kez daha iddialı olduðunu gösterse de, haftalar ilerledikçe, bir yandan iniþli çıkıþlı sonuçlar almaya baþlaması, bir yandan da Bulgaristan Kupası 2. turunda, bir önceki sezon, ellerinden þampiyonluk kupasını aldıkları CSKA Sofya’ya elenmeleri, birçok kiþinin aklına, peri masalının sonlandıðını getirir.
Hele bir de, ligin son haftalarında Levski Sofya’nın imzasını attıðı müthiþ galibiyet serisine, Ludogorets galibiyetini de eklemesi, baþkentlilerin bitime iki hafta kala þampiyonluðunu ilan etmesi olarak algılanır.
Ligin son haftasında Sofyalılar 70, Razgradlılar 69 puandadır. Yeþiller, Montana deplasmanının 30. dakikasında Svetoslav Dyakov’un golüyle öne geçtikten 3 dakika sonra Sofya’dan gelen gol haberiyle yıkılırlar. Artık þampiyonluk umutları pamuk ipliðine baðlıdır. 76’da Mihail Aleksandrov’un 3. golü attıðı anlarda, baþkentten Vezalov’un kendi kalesine attıðı sürpriz gol haberi Kartalları uçurmaya yeter. Razgradlılar bir puan farkla ikinci kez (2012/13 sezonu) þampiyonluklarını ilan ederler. Peri masalı devam etmektedir.
Kartallar, Temmuz 2012’de Beroe Stara Zagora’ya penaltılar sonucunda Süper Kupa’yı kaybederek A Grupa’daki ikinci sezonlarını tek kupayla kapatırlar.
Tarih böyle yazılır
Süper Kupa’nın Beroe’ye kaptırılmasının ardından, Þampiyonlar Ligi 2. ön eleme turu ilk maçında Slovan Bratislava ve akabinde ligin yeni takımlarından Lyubimets 2007’le oynanan maçların kaybedilmesi üzerine teknik direktör Ivailo Petev görevinden alınıp yerine, kariyerinde birçok takım bulunan Stoycho Stoev getirilir. Sezon baþındaki bu hızlı deðiþim, takımın ritmini de pozitif olarak etkiler.
Stoev’in geliþiyle birlikte hem ligde, hem de Avrupa Kupaları’nda peþ peþe iyi sonuçlar gelmeye baþlar. Rövanþta alınan 3-0’lık galibiyetle önce Slovan Bratislava, ardından da Partizan kupa dıþına itilir ve kulüp, tarihinde ilk kez Þampiyonlar Ligi play-off turuna çıkmayı baþarır. Fakat rakip Ýsviçre’nin güçlü ekiplerinden Basel’dir ve 2 maçta da maðlup olunarak, Avrupa Ligi’nin yolu tutulur.
Bir önceki sezon Þampiyonlar Ligi’nden elenmelerine sebep olan Hırvat Dinamo Zagreb, güçlü Hollanda ekibi PSV Eindhoven ve Ukrayna’dan Chornomorets Odessa ile Avrupa Ligi B Grubunda yer alan Ludogorets, önce Hollanda’da PSV’yi 2-0, ardından Sofya’da Dinamo Zagreb’i 3-0 ve akabinde Chornomorets’i deplasmanda 1-0 yenerek, birçok futbolseverin ilgisini çekmeyi baþarır.
Grup maçları tamamlandıðında Bulgarlar, 5 galibiyet ve 1 beraberlikle 16 puan toplamıþlardır. Son 32 turunda rakip, Ýtalyanların Kartal lakaplı kulübü Lazio olur. Deplasmanda oynanan ilk maçın 9. dakikasında penaltı kaçırmalarına ve 10 kiþi kalmalarına raðmen, ilk yarının son anlarında buldukları golle maçı kazanmayı bilirler ve Sofya’da oynadıkları rövanþ karþılaþmasından 3-3’lük beraberlikle ayrılarak, kendilerinden yaklaþık 10 kat büyük bütçeye sahip Ýtalyan Kartallarını kupadan elemeyi baþarırlar. Bu Bulgar futbolu için bir tarihin yeniden yazılması demekti. (Lazio kulübü, aynı lakaba sahip oldukları için Ludogoretslilere Fortuna adında bir diþi kartal maskotu hediye etmiþler. Bulgarlar o günden beri maçlarında bu maskotu kullanıyorlarmıþ.)
Son 16 Turu’nda rakip Ýspanya futbol tarihinin en güçlü üçüncü takımı olan Valencia’dır. Sofya’da 3-0 ve Ýspanya’da 1-0 kazanan ve yollarına devam eden taraf Yarasalar olur.
Tarihinde ikinci kez Avrupa sahnesinde yer almasına raðmen Ludogoretsliler, hem çeyrek final kapısından dönmüþ, hem de Bulgar futbol tarihi adına, aynı sezon içinde Avrupa Kupalarında en fazla galip gelen (8), deplasmanda en fazla galibiyet alan (4), grup maçlarında hiç yenilmeyen Bulgar takımı gibi birçok ilke imzalarını atmayı baþarmıþlardır.
Avrupa kulvarında bunlar yaþanırken, Kuzeydoðulular, hem A Grupa’da, hem de Bulgaristan Kupası’nda çok rahat bir þekilde yollarına devam ederler. Finalde Botev Plovdiv’i yenerek kupaya uzandıktan 3 gün sonra, haftalar önce ilan ettikleri lig þampiyonluðunu resmiyete döküp, en yakın takipçileri Litex’e 12 puan fark atarak ipi göðüslerler ve Süper Kupa finalini beklemeye baþlarlar.
13 Aðustos 2014’te Botev Plovdiv’le karþılaþan Yeþil-beyazlılar, ilk yarıyı 1-0 geride kapatmalarına raðmen, sahadan 3-1’lik skorla ayrılarak A Grupa’daki 3. sezonlarında ikinci kez üçleme yapmayı baþarırlar.
Bu sezon ligdeki ilk 2 maçta sadece 1 puan toplayabilen Kartallar, Stoycho Stoev ile yolları ayırıp, yerine 2011’den beri yardımcı teknik direktörlük görevinde bulunan Georgi Dermendzhiev’i getirdiler. Bu hamleden sonra iyi sonuçlar almaya baþlayan takımın þu anda aklında sadece, Þampiyonlar Ligi play-offu ilk maçında 1-0 yenildikleri Steaua Bükreþ’le 27 Aðustos’ta kendi evlerinde oynayacakları rövanþ maçı var. Eðer bu tur geçilirse, kulüp tarihinde ilk kez Þampiyonlar Ligi’nde mücadele edecek. Bunun anlamı çok büyük. Hem ekonomik anlamda hem de Avrupa’da isimlerinin bilinir hale gelmesi için bu tur büyük önem arz ediyor.
Ýstikrar, düzen ve baþarı
A Grupa’da hiç temsil edilmemiþ Razgrad’ta, 2001 yılında kurulan ve 2010’da bir iþ adamı tarafından satın alındıktan sonra yıldızı parlamaya baþlayan Ludogorets, son 4 yılda inanılmaz sportif baþarılar elde etmiþ durumda. Son 3 yıldır A Grupa’da mücadele eden Kartallar, bu sezonlarda alabilecekleri 9 kupadan 7 tanesini müzelerine götürmüþ durumdalar. Ayrıca geçen sezon Avrupa’da sergiledikleri performans Ludogorets’i yönetenlerin sistemli ve istikrarlı bir þekilde çalıþtıklarını ve baþarı çıtasını sürekli yükselttiklerini kanıtlıyor.
Ludogorets’in bütçesi ile Türkiye’deki takımların bütçelerini karþılaþtırınca, bizim açımızdan daha vahim bir tablo ortaya çıkıyor. Bugünlerde Þampiyonlar Ligi’nde yer almak için mücadele veren Ludogorets’in bütçesi yaklaþık 16 milyon 250 bin euro. Bu bütçe ile Kartallar, 2014/15 sezonunda Süper Lig’de mücadele edecek olan 18 takım arasından sadece Mersin Ýdman Yurdu’nun 14 milyon 150 bin euroluk bütçesini geçmeyi baþarabiliyorlar.
Ludogorets’i incelediðinizde gözümüze batan en ilginç ayrıntılardan biri de, Bulgar takımının her sezon mücadele ettiði tüm kulvarlarda, sonuna kadar kupaya uzanmak için çaba sarf etmesi. Son 3 yılda 2 kez üçleme yapmaları da bunun kanıtı. Oysa Türkiye’de çok büyük bütçeye sahip olan kulüpler bile, her sezon, birden fazla kupada mücadele etmenin zorluðundan yakınıp havlu atmayı hakları olarak görüyorlar.
Hayatım Futbol olarak gözümüz, son 3 sezondur, taraftarlarını sevince boðan, Bulgar futbolunun çıtasını yukarlara taþımak için uðraþan ve deyim yerindeyse bir ‘Peri Masalı’ yazan Ludogorets Razgard’ın üstünde olacak.
Hayatım Futbol, #141, 22 Aðustos 2014
http://www.mehmetalicetinkaya.com/20...orets-razgard/







Blog Giriþini Epostayla Gönder
