Mehmet Ali Çetinkaya
Cavcav’ın teknik direktörlerle bitmeyen mücadelesi
by , 19-Jul-2014 at 16:18 (3250 Hit)
Cavcav’ın teknik direktörlerle bitmeyen mücadelesi
Türk futbol tarihinin en istikrarlı baþkanı Ýlhan Cavcav, aynı zamanda kendisine tezat bir þekilde Türk futbol tarihinin de en fazla teknik adam gönderen baþkanı. Peki Cavcav’ın bu hocalarla alıp veremediði ne?
Yazar: Mehmet Ali Çetinkaya
Gençlerbirliði’nin bu sezon baþlamadan anlaþtıðı teknik direktör Kemal Özdeþ’in takımla antrenmana bile çıkmadan yönetim tarafından gönderilmesi, herkesin bakıþlarını 91 yaþındaki Ankara kulübüne çevirmesine sebep oldu. Oysa, (1976/77′deki bir sezonluk baþkanlık dönemini bir kenara bırakırsak) 1981′den bugüne kadar kulübün bir numaralı koltuðunda oturan Ýlhan Cavcav’ı biraz olsun tanıyanlar içinbu pek de alıþılmadık bir durum deðildi. Tıpkı, bir önceki sezonun ilk 8 haftasında sadece 4 puan toplayabilen, kötü kurulmuþ takımın baþına geçip mucizeler yaratan Mehmet Özdilek’in sezon sonunda “sürpriz” bir þekilde gönderilmesine þaþırmadıkları gibi.
1981/82 sezonuna teknik direktör Teoman Yamanlar’labaþlayan Gençlerbirliði’nin çiçeði burnundaki baþkanı Ýlhan Cavcav, o günden bugüne kadar, tam 33 yıldır kulübün baþında yer alıyor. Fakat bu istikrar abidesi durumuna tezat olarak, bu süre zarfında Alkaraların baþında 51 teknik direktör görev aldı. Bunlardan hiçbiri 2 sezondan daha uzun süre Gençlerbirliði’nin baþında kalmayı baþaramadı. Hatta üst üste 2 sezon görev alanların sayısı sadece 3 (Ersun Yanal, Fuat Çapa, Tınaz Tırpan). Takımın baþında 10 maçtan daha az çalıþanların sayısı ise 13!
Aslında Cavcav’ın teknik direktörlerle pek içli dıþlı olmadıðı bilinen bir gerçek. Tıpkı futbolcular ve taraftarlara karþı oldukça mesafeli durduðu gibi. Belki de bu yüzden, çemberinin içinde yer alan birkaç isim dıþında neredeyse etrafındaki herkes sürekli deðiþiyor.
Taraftarlar, yönetimin soðuk tavırlarına ve sportif baþarıdan baðımsız hamlelerine kızıp çoðu zaman maçlara bile gelmeyi keserek, kulüpten uzaklaþıyorlar. Futbolcular, bu kulübe adım attıkları an satıþ listesine eklendiklerini bildikleri için, kulübü sahiplenmeyip sadece basamak olarak görüyorlar. Teknik direktörler ise alınan ve satılan oyuncular konusunda çok fazla söz hakkına sahip olamayacaklarını, kulübün futbolcu alıp satmayı sportif baþarıdan daha öncelikli bir hedef olarak belirlediðini ve isteseler bile kalıcı olamayacaklarını tecrübe ettikleri an “bir þekilde” gidiyorlar.
Birkaç kere basına yaptıðı, “Elimde bir diploma olsa, en iyi teknik direktör kadar, teknik direktörlük yaparım” açıklamaları da, Cavcav’ın teknik direktörlere olan bakıþ açısını gösteriyor.
Ýlhan Cavcav’ın bugüne kadar bir teknik direktörle en fazla yakınlaþtıðı ilk ve tek an, kulüp tarihinin en baþarılı sezonu olan ve bir yandan son ana kadar þampiyonluðun kovalandıðı, bir yandan da Türkiye Kupası’nda finale ulaþıldıðı, 2002/03 sezonun sonunda Fenerbahçe’ye gitmek için yanıp tutuþan Ersun Yanal’ı açık açık tehdit ederek kulüpte tutmayı baþardıðı andı. UEFA’da son 16′ya kalınan bir sonraki sezon öncesi Ýlhan Cavcav, ilk ve tek kez alınan ve satılan futbolcular konusunda tüm ipleri Ersun Yanal’ın ellerine teslim etmiþti. Sezon sonunda Yanal’ın milli takıma çaðırılmasına istemeye istemeye onay veren Cavcav, o günden sonra tekrar eski tutumuna geri döndü.
Yanal 2, Bulak 15 gün kaldı
7 Haziran 2007′de Ersun Yanal’ın bir kere daha Alkaraların baþına geldiðini duyan birçok Gençlerbirlikli, 2002-2004′de yaþananları düþünerek sevinmiþlerdi. Oysa Yanal’ın, 2 gün sonra, transferler konusunda yaþadıðı sorunları sebep gösterip, “hedeflerimiz farklı” diyerek istifa etmesi Cavcav’ın 2003′teki tutkulu tavrının sadece bir kez yaþanacaðının kanıtı olmuþtu.
27 Mayıs 2011′de sözleþmeye imza atan Giray Bulak da, benzer nedenlerle, antrenmana bile çıkmadan 15 günlük Gençlerbirliði kariyerine son noktayı koyan bir baþka teknik adamdı.
2005 Eylül’ünde, 2.Lig B Kategorisinde yer alan, tecrübesiz ve genç bir takım kadrosuna sahip, Gençlerbirliði’nin pilot takımı OFTAÞ’ı, önce 2. Lig A Kategorisine çıkartan, ardından da Süper Lig’e çıkartmak üzereyken, son 4 haftada görevinden alınan, eski Gençlerbirlikli futbolcu Metin Diyadin’in aðlayan futbolcular eþliðinde kulübü terk etmesi de hafızalara kazınan olaylardan biriydi.
Ýlhan Cavcav, bilinçli ve programlı bir þekilde herkesi Gençlerbirliði’nden uzak tutmaya çalıþıyor. Bunu, kimseye hesap vermeden, tek baþına kararlar almak için mi, yoksa, kulübü ve yıllardır dillendirdiði, kasadaki parayı tüketmek isteyen art niyetli insanları uzakta tutma paranoyası yüzünden mi yapıyor bilinmez ama uzun yıllardır hedefine ulaþtıðı bir gerçek.
Hayatım Futbol, #137, 18 Temmuz 2014
kaynak: http://www.hayatimfutbol.com/cavcavi...en-mucadelesi/
+ http://www.mehmetalicetinkaya.com/20...en-mucadelesi/







Blog Giriþini Epostayla Gönder
