Konu: 2015-16 Süper Lig 26. hafta / Osmanlıspor - Gençlerbirliði

2015-16 Süper Lig 26. hafta maçı

OSMANLISPOR	GENÇLERBÝRLÝÐÝ

19 Mart 2016 Cumartesi, 13:30
Yenikent Stadı

11 TL olarak satıþa çıkmıþ biletler.
Kimsenin tadı tuzu yok!
Melih baþganın takımının yenilgisi belki üzüntüme az da olsa derman olur umuduyla bilet aldım.

futbol penceresinden bakarsak; iþler iyi giderken herþey iyidir. futbolun dıþında hiçbir þey iyi gitmiyor zaten..
galatasaray maçına 1 puan için çıktıðını farzediyoruz ki; oynanan futbol ve oynayan kadro seçimi bunu gösteriyor..
böyle bakıldıðında önemli olan 1 puanı almaktı, onu da aldık.. yani bir puanı almayı baþardık..

haa gardı düþmüþ, boyunu aþan onlarca sorunla boðuþmak zorunda kalmıþ galatasaraya karþı böyle klasik anadolu takımı gibi davranmaya gerek varmıydı?. bilemiyorum.
kendi sahamıza kapanıp, oynamadan, rakibin oyununu bozan, onları bezdiren savunmayla 1 puanı hedefleyen oyunu belleðimizde reddettik çoktan.. hele birde iþlerin yolunda gittiði bu haftalarda bunu Ýbrahim üzülmezden beklemiyorduk. þaþırdıðımız taraf burası; korkarak kazandık..

kalkıpta þimdi bu olanları unutturmak için osmanlısporun üzerine gitmeye hiç gerek yok..
osmanlıspor, yukarıda anlatmaya çalıþtıðımız kiþiliksiz, karaktersiz, hiçbir yere ulaþamayacak anlaþılmaz futbolu uygulayan en iyi ekip..
üzerine gelenleri kalabalık ve katı savunmasıyla boðuyor ve arkalarında bıraktıkları geniþ alanlara hızlı ve kabiliyetli forvetlerini sarkıtarak iþlemi sonlandırıyor.
bizim defansımızın göbeði kullandıðımız serbest vuruþlar dıþında hiçbir þekilde yerini terketmiyor. beklerimiz ve orta sahamız ileri çıktıðında bile böyle.. rahatız..

macera aramaya gerek yok.
ibrahim üzülmez bu güne kadar yaptıðını yapacak.
sıkıcı, caydırıcı bir ilk yarı. arkasından sersemlemiþ, abandone olmuþ rakibi indirmeye giden iki yetenekli pır-pır eleman üç puanı alıp gelecek..
böyle olur mu diyeceksiniz.. bu güne kadar oldu. bu gün neden olmasın?.

Maçta Gençlerbirliðine ayrılan tribünde yerimizi aldık. Toplam sayımız 70 kadardı. Geçen hafta 2000 civarı taraftarımız geldiðini ve de maçın biraz uzakta olsa Ankarada oynandıðını düþünürsek bu rakam düþündürücü...

Maç Osmanlı'nın þok golüyle baþladı. 1-0 geride baþladık diyebilirim. Ýlk baþlarda oyuna ısınamadı oyuncularımız. Ýlk yarının ortalarına doðru dengeyi bulduk. Savunmamız bugün vasattı diyebilirim. Ýlk yarının sonralarına doðru golümüzü attık. Soyunma odasına 1-1 ile gidildi Ýkinci yarıda üç puan hayali kurarken yine þok bir gol yedik. Adamlar ta kendi sahalarından pozisyon hazırladı. Bir noktada durdurup topu taca falan atsak, belkide o golü yemeyecektik. Yalnız hakkını vereyim Osmanlının siyahi oyuncuları çok atletik ve teknikti. Biri ilk diðeri ikinci yarıda 2 tane direkte patlayan topumuz vardı. Djalma ve El Kabir'inde birer pozisyonları vardı. Olmadı. Osmanlının üçüncü topunda direkten dönen top þanssız biçimde bizim oyuncumuza çarpıp içeri girdi... Galatasaray lige havlu atmıþ ve formsuzdu aslında Galatasaray maçının bu maçtan kolay olacaðını tahmin etmiþtim. Þimdi Konya ile oynayacaðız. Konya'da þuan formda ve diri takım. Ýnþallah aynı hataları o maçta yapmayız ve futbol þansı da bizim yanımızda olur...

Kanatlarımız ve savunmamız çok aksıyor. Ýleri uç oyuncularımızda son maçlarda form düþüklüðü var. Bu maçta Selçuk ve Djalma çok çaba sarfettiler. Hoff 3 gol yemesine raðmen 2 tane kritik kurtarıþ yaptı. Daha derli toplu oynamalıyız.

Ýki Kere Uyuduk

Ýlk 5 mücadelesi veren Osmanlıspor’un en etkili silahları, diri olmaları, özellikle köþe atıþlarında çok iyi organize olmaları ve hızlı ataða çıkmaları. Buna karþılık Üzülmez’in gelmesiyle birlikte Gençlerbirliði’nin en etkili silahları, rakibini önde karþılayıp oyun kurmasına engel olup akabinde golü bulmaları ve tüm takımın 90 dakika yardımlaþmalı ve tam konsantre savunma yapıp rakibi kaleye yaklaþtırmaması.

Osmanlıspor tüm etkili silahlarını kuþanmıþ bir þekilde maça çıkarken Alkaralar, tam konsantre defans yapma özelliklerini her iki yarının da ilk dakikalarında soyunma odasında unutmuþ olacaklar ki, ilki köþe vuruþundan diðeri de, Beþiktaþ maçından bu yana ilk kez, ceza alanına rakip oyuncunun girmesine ve þut çekmesine izin vererek, Osmanlıspor’un her iki yarıya da 1-0 önde baþlamasına imkan verdiler.

Her iki devrenin de geriye kalan bölümde Gençlerbirlikliler topa sahip olup pozisyon üretmeye çalıþırken, Osmanlıspor bir yandan çoklu/bol yardımlaþmalı savunma yapıp, bir yandan da hızlı çıkıþlarla gol bulmaya çalıþtılar.

Ýlk yarıda dengeyi kurup bir de Selçuk’la golü bulunca, birlikte maçı izlediðimiz Tanıl Abiyle ikinci yarı bir þeyler yapabileceðimizi konuþmuþtuk, ama üste de bahsettiðim gibi, ikinci yarının hemen baþında golü yiyince tüm moralimiz altüst oldu.

Yoðun yaðmur nedeniyle top sürmenin çok zor olduðu maçta Kırmızı-Siyahlılar uzunca bir aradan sonra ilk kez golü þutla bulmaya çalıþtılar. Selçuk’un iki güzel þutundan birinde direk diðerinde ise kaleci, El Kabir’in de bir þutunda direk gole izin vermedi.

Uzun lafın kısası, diri bir takım karþısında iki kere uyuduk ve iki kere yenik duruma düþtük. Sonrasında ise özellikle Ýrfan ve Selçuk’la gole çok yaklaþtık ama bir türlü maçı koparacak gole imzamızı atamadık. Önümüzdeki maçlara bakacaðız!

adamlar bizi çok iyi analiz etmiþ..
rahat, gamsız, ekabir oyun stilimizle maçın ilerleyen dakikalarında üstünlüðü ele geçireceðimizi biliyorlarmıþ..
henüz uyanmadan, oyuna girmeden iþimizi bitirmeye yönelik, hazırlanmıþ, çalıþılmıþ iki erken pozisyonda gollerini buldular ve ondan sonrası bildiðin osmanlıspor..
bizim o kadar kalabalık ve katı savunma yapan bir takımı çözemeyeceðimiz ise gün gibi aþikardı..
adamlar tek biþey yaptılar.. ama nede olsa biþeydi.. maçı kazanmalarına yetti.

neyse.. bu da bize ders oldu.
demekki maçı sonuna kadar deðil, baþından sonuna kadar dakika dakika oynamak gerekiyormuþ..
rezerv puanlardan yemeye devam..

Maç Baþladı, 3.Korner gol. 2 Yarı baþladı ilk atak gol.
Biraz þanssızlık, biraz dikkatsizlik bu sonucu doðurdu.
Evet, maça tam ısınmadan goller yedik. Bunun dıþında oyuna uzun süre yön verdik.
Son vuruþlardaki akıl ve yetenek eksikliði maçı kaybetmemizin sebebidir.
Kazansak çok moral bulacaðımız bir maçtı. Yenilmemize raðmen karakterli bir oyun oynadıðımızı düþünüyorum.
Ahmet Oðuz sadece bir hata yaptı o da 2.gol oldu.
Ýrfan bu maç süre aldıðı bölümde çok güzel ve etkili oynadı, futbol cambazı olma yolunda ilerliyor.
Çok iyi bir forvet/forvet arkası, 1-2 saðlam orta saha ve iyi bir Sol bekle seneye çok daha iyi bir takım olacaðımızın ipuçlarını görüyoruz.
Artık þu çok geniþ mutfaðımızı derinlemesine tarayıp, gelecek sezonun planlarını yavaþ yavaþ yapma zamanı gelmiþtir.
Ama öncesinde Konya'nın façasını bir bozalım...

Maçın hakkı beraberlikti. Bizim toplar direkleri döverken rakibin topları köþeleri buldu. Maðlup duruma düþtüðümüz dakikalarda iyi baskı kurduk. Selçuk ve Ýrfan hücumda çok etkiliydi. Yine Stancu ve El-Kabir gününde deðildi. Golcüler gününde olmayınca kapanan ve iyi kontra ataða çıkan takımları açmak kolay olmuyor. Maçın sonlarında skor berabere olsaydı rakip bu kadar kapanamazdı ve avantaj bize geçerdi. Ligin en formda ve güçlü bir takımı karþısında oyun olarak üstünlüðün daha çok bizde olduðunu söyleyebilirim.

Ýlk yediðimiz gole söylenecek bir þey yok, topun canı gol olmak istedi de ikinci yediðimiz golde tüm savunma uykudaydı. Ýkinci sezon ilk defa ceza sahamızda bir rakip oyuncu elini kolunu sallaya sallaya topla buluþtu ve en yakın savunma oyuncumuz 5 metre uzaðında kaldı.

G.Saray maçı ve bu maçtaki performansını göz önüne alınca Ýrfan'ın artık ilk onbirde baþlama zamanının geldiðini düþünüyorum.

Ýþin aslı, futbolcu üzerinden tek tek yorum yapmak pek doðru deðil, þans faktörü ve Mali'nin dediði gibi 2 kez uyumanın verdiði bir sonuç oldu ama
ben yine de DOÐA KAYA ismini görünce 11'de maçı alamayacaðımızı anladım. Ümidim baþtan bitti...
Hoca ezberden adam koyuyor orta sahaya. Selçuk ve Hleb tamam ama kafasında diðer üçüncüsü konusunda Olaf, Doða , Panos þeklinde bir sıra var ve bunu deðiþtirmiyor.
Kanatta veya hücumda her maç baþı 11 yaparken denediði varyasyonları denemiyor.
Hocanın yerinde olsam Panos'u korkmadan oynatırım... bu adam hem toplu oyunda hem de topsuz oyunda iyi. Neden Doða gibi sadece kesiciliði iyi olan bir oyuncuda
ısrar ediyor. Selçuk en büyük örnek. Hem kesiyor hem de top daðıtıyor. Ýki yönlü bir oyuncu yerine Olaf ve Doða gibi sadece top kesebilen oyuncuların forma bulmasını ezbercilik olarak niteliyorum.
Bu arada Ýrfan epey form tutmuþ ve Kabir de formdan düþmüþ. Stancu'yu tek forvet oynatıp Ýrfan'ı kanatta 11'de baþlatmak akıl karı olabilir.
Aydın ve Kabir de sonradan girebilir. Djalma epey aktifti ve o da form tutmuþ duruyor.

Stancu'nun çıkması maçta son kalan gol þanslarımızı da aldı götürdü. Hoca baktı gördü Stancu iyi deðil, direkt deðiþiklikle bunu halletmeye çalıþtı. Stancu gerçek yerine çekilip pekala Kabir de oyundan alınabilirdi.
Hocanın bu olaylara daha erken uyanması gerek ama onun da kafasında bir þablon var ve bunu yıkamıyor anlaþılan. :-/
Gs maçında da oyuna müdahalede gecikti ve gol baðıra baðıra geldi mesela....
Oyuna ezberden deðil akıþa bakarak iþlevsel müdahalelerde bulunabilmeli.

bu maçta, önceki maçlarda genelde sol kanatta kalan stancu ileride oynadı, onun yerine kabir arkasında oynadı. bu sayede uzun zaman sonra kabir defansa gelip top aldı, rakip ataklarında özlediðimiz preslerini yaptı falan falan bunlar güzeldi ama stancu bana göre en ileride tek forvet oynama konusunda çok baþarılı olmamıyor gibi... bir handikap da nedendir bilmiyorum ama stancu ile kabir bir türlü uyumlu hareket etmiyor olmaları. sanırım maç sırasında sadece bir kere kabir, stancu'yu ceza alanında buluþturmak için derine pas verdi ama stancu muhtemelen beklemediðinden geç kaldı ve topu kaptırdı. bu yüzden en en baþta bu uyumsuzluðun çözülmesi gerekiyor.