Konu: PFDK Kararı (29 Kasım 2016-32)

Profesyonel Futbol Disiplin Kurulu'nun 29.11.2016 tarih ve 32 sayılı toplantısında Gençlerbirliði, Trabzonspor ile oynanan müsabakada çirkin ve kötü tezahürat nedeni ile ilk kez gerçekleþmesinden dolayı ''ihtar cezası'' ile cezalandırılırken, FDT'nin 53/3. maddesi uyarınca bu tezahüratları gerçekleþtiren Maraton D blokta bulunan taraftarların elektronik bilet kapsamındaki kartlarının bloke edilmesi suretiyle bir sonraki müsabakaya giriþleri engellenmiþ. Uður Çiftçi de 2 resmi müsabakadan men cezasına çarptırılmıþ.

"6- GENÇLERBÝRLÝÐÝ Kulübü'nün, 27.11.2016 tarihinde oynanan GENÇLERBÝRLÝÐÝ - TRABZONSPOR A.Þ. Spor Toto Süper Lig Turgay Þeren Sezonu müsabakasında, taraftarlarının neden olduðu çirkin ve kötü tezahürat nedeniyle ve bu eylemin aynı sezon içinde ev sahibi kulüp olduðu müsabakada ilk kez gerçekleþtirilmesinden dolayı ÝHTAR CEZASI ile cezalandırılmasına, FDT'nin 53/3. Maddesi uyarınca çirkin ve kötü tezahüratta bulunan MARATON D bloka giriþ yapan seyircilerin elektronik bilet kapsamındaki kartlarının bloke edilmesi suretiyle bir sonraki ev sahibi müsabakaya giriþlerinin engellenmesine,

Aynı müsabakada GENÇLERBÝRLÝÐÝ Kulübü sporcusu UÐUR ÇÝFTÇÝ'nin, rakip takım sporcusuna yönelik ciddi faul nedeniyle 2 RESMÝ MÜSABAKADAN MEN CEZASI ile cezalandırılmasına,"

http://www.klasspor.com/tr/haber/777...pora_ceza.html

Çirkin ve kötü tezahürat nedeniyle daha önce cezalandırıldık mı, yoksa ilk kez mi ceza alıyoruz? Passolig'i protesto ettiðimiz için tribünde olmadıðımız 2014-2015 sezonunda bir ihtar almıþlıðımız var diye hatırlıyorum ama yanılıyor olabilirim.

Trabzonspor maçını maalesef ne statta ne de televizyonda izleyebildim. Dolayısıyla olay hakkında bir bilgim yok. Cezanın haklı mı haksız mı olduðunu anlayamadım. Maçı izleyen arkadaþlar bir bilgi verebilir mi?

Bir de bundan sonra böyle cezalarla karþı karþıya kalmamak için neler yapılması gerektiðini de henüz yolun baþındayken tartıþmamız yararlı olur diye düþünüyorum.

Maçta trübünde olan biri olarak;
Evet, diðer maçlara göre daha gergin bir maç oldu. Kırmızı kartın ve hakemin saçma düdüklerinin etkisiyle trübünlerden zaman zaman münferit, zaman zaman toplu tezahüratlar edildi. Bizler C blokta duymadık ama bizim Deniz'in bana aktardıklarından anladıðım kadarı ile demirin üstünden hakeme doðru bireysel sayılabilecek sözler söylenmiþ. Cezanın sebebini çok iyi bilmiyoruz. Ancak ne olursa olsun aðır bir karar ve tepki gösterilmesi gerekiyor. Detayı öðrendiðimizde daha da netleþecektir ancak Passolligin bir iþe yaramadıðını sergilemek yönünde bir tavır geliþtirebiliriz...

Maça ben de gitmedim, dolayısıyla ne tezahurati yapıldıðını ve neden ceza alındıðını ben de bilmiyorum.

Ancak aramizdan veya deðil o tezahuratlara katilmayip da d bloktan bilet sahibi diye maça girme hakkı haksizca bloke edilen arkadaþlarımızın hukuki haklarını savunma mekanizmalarini idare mahkemelerinde kullanabilecebini düþünüyorum. Insanlarin aklina pasolig-tuketici iliskisinden dolayı, tüketicilerin korunmasi hakkindaki kanun maddelerini ihlalden dolayi tuketici mahkemelerinde haklarini aramak gelebilir ama Turk futbolunun ozellikle pasolig anlaþmasından sonra bu konuda nevi þahsına munhasir bir hukuki yapiya kavuþmuþ olmasından dolayı bu alanda sonuc alinamayacagini düþünüyorum. Yine de araþtırmak lazım tabii.

Gençlerbirliði kulübü olarak pfdk ya itiraz yapilmasi da spor hukuku alaninda bir yargi yolu. Taraftarlarin illa bunu beklemesi gerekmiyor. Yukarida anlattigim yollarla subjektif kendi haklaeini koruma yoluna gidebilirler. Bu ikisi ayrı. Tipki þike surecinde kuluplerin spor hukuku ile ilgili izledikleri yolla bazi Trabzonsporlu taraftarların tazminat davası açması gibi.

En nihayetinde ülkedeki tribun cezasi anomalligini bizzat artik Gençlerbirliði taraftari olarak biz de yaþamıþ olduk.

Ýtiraz edilmiþ. Ýptal olmasını temenni ederim.

"Acemi hakem!" ya da "Hakem dıþarı!" deðil de hakeme yapılan baþka bir tezahürattan dolayı gözlemci raporuna göre ceza verilmiþ. Ýtiraz edilmesi yüksek bir ihtimaldi, iyi olmuþ. Umarım ceza iptal edilir. Ama bu ceza da gösteriyor ki tribünde gereksiz tezahüratlardan dolayı ceza almamak ve sıkıntı yaþamamak için çok dikkatli olmak lazım. Küçük bir grubun toplu halde yaptıðı bir tezahürat bile koca bir tribünün ceza almasına sebep olabilir. Sahada ne olursa olsun bir tribünde maça odaklanmalı ve sadece takımımızı motive etmeye çalıþan tezahüratlara aðırlık vermeliyiz.

Kulüp kaynaklarından ve Trabzonspor maçındaki arkadaþlardan öðrendiðim kadarıyla, D Blo'ktaki bir grup taraftarın "Satılmıþ hakem!" diye baðırmasından dolayı ceza almıþız. Bu yüzden Trabzonspor maçında D Blok'a giriþ yapan tüm taraftarların kartları bloke edildi ve Baþakþehirspor maçında stada giremediler. Bu tezahüratın bir ceza gerektirip gerektirmediði ayrı bir tartıþma konusu olmakla birlikte, ben hakeme hakaret içerdiðini düþündüðüm bu tezahüratı tasvip etmiyorum ve centilmen Gençlerbirliði taraftar kültürüne yakıþmayan bir tezahürat olarak deðerlendiriyorum. Keþke D Blok'ta küçük bir grup tarafından kısa süreli de olsa "Satılmıþ hakem!" diye tezahürat yapılmasaydı ve biz bu cezayı almasaydık. Ayrıca Abreg'in de yukarıdaki mesajında belirttiði gibi, "Yaþadıðımız bu olayı iyi düþünmeli ve artık kendimize çekidüzen vermeliyiz ve tüm Türkiye'de saygı gören Gençlerbirliði tribün kültürünü eskisi gibi korumalıyız."

Þimdi gelelim PFDK'nın 15 Aralık 2016 günlü kararlarına... PFDK, 15 Aralık 2016 günlü toplantısında 10 Aralık 2016 günü oynanan Beþiktaþ-Bursaspor maçındaki seyirci olayları ile ilgili olarak her iki takımın taraftarlarının neden olduðu çirkin ve kötü tezahürat nedeniyle ceza tayinine yer olmadıðına karar vermiþ.

"PFDK Kararları - 15.12.2016

Profesyonel Futbol Disiplin Kurulu'nun 15.12.2016 tarih ve 37 sayılı toplantısında almıþ olduðu kararlar aþaðıda belirtilmiþtir.

1- BEÞÝKTAÞ A.Þ.'nin, 10.12.2016 tarihinde oynanan BEÞÝKTAÞ A.Þ. - BURSASPOR Spor Toto Süper Lig Turgay Þeren Sezonu müsabakasında, taraftarlarının neden olduðu saha olayları nedeniyle CEZA TAYÝNÝNE YER OLMADIÐINA,

Aynı müsabakada BEÞÝKTAÞ A.Þ.'nin, taraftarlarının neden olduðu çirkin ve kötü tezahürat nedeniyle CEZA TAYÝNÝNE YER OLMADIÐINA,

2- BURSASPOR Kulübünün, 10.12.2016 tarihinde oynanan BEÞÝKTAÞ A.Þ. - BURSASPOR Spor Toto Süper Lig Turgay Þeren Sezonu müsabakasında, taraftarlarının neden olduðu saha olayları nedeniyle CEZA TAYÝNÝNE YER OLMADIÐINA,

Aynı müsabakada BURSASPOR Kulübünün, taraftarlarının neden olduðu çirkin ve kötü tezahürat nedeniyle CEZA TAYÝNÝNE YER OLMADIÐINA,"

http://www.tff.org/default.aspx?pageID=246&ftxtID=26380

Biraz önce Ekþi Sözlük'te bu konuda açılmıþ bir konu baþlıðı altında yazılan bir mesajda þöyle bir cümle gördüm:

"beþiktaþ-bursaspor maçının 70 ve 72 dakikaları arasında, tüm stad, "beþiktaþlı olunmaz, beþiktaþlı doðulur, beþiktaþlı olmayan orospu çocuðudur" diye baðırdı ve pfdk bugün açıkladıðı kararlara göre buna ceza vermemiþ."

https://eksisozluk.com/15-aralik-201...?a=popular&p=1

Ayrıca yine aynı baþlık altında yazılan mesajlardan anladıðım kadarıyla maçtan önce ve maç boyunca her iki takım taraftarları da birbirlerine çok saðlam küfürler etmiþler ama ikisi için de ceza tayinine yer bulunamamıþ. Anlaþılan, "Satılmıþ hakem!" tezahüratına verilen cezadan dolayı bütün yerler dolup hiç yer kalmayınca, yersizlikten dolayı Beþiktaþ ve Bursaspor taraftarlarına ceza verilmemiþ oluyor. Bunda bir kötü niyet göremiyorum, çünkü yer bulabilselerdi mutlaka ceza tayin ederlerdi. (Nasıl espri ama!)

Ne diyelim, PFDK'nın bu son derece adil kararı futbolumuza hayırlı uðurlu olsun! Hadi hayırlı tıraþlar!

"satılmıþ hakem" tezahuratı kesinlikle bizim kulübe yakıþmayan bir tezahurat. bunu onaylamak mümkün deðil.

bununla beraber tff denilen kurum, baþındaki tüpkafa (mesela tüpkafa yıldırım tezahüratı yapılabilir, bunu uygun ve bizim tribüne yakıþan bir tezahürat olarak görüyorum) her konuda olduðu gibi, necdet abi'nin verdiði örnekten de görüleceði üzere disiplin uygulamalarında da çifte standart uyguluyorlar. çünkü disiplin kurulunun birilerine ceza vermesi gerekiyor ve gençlerbirliði kolay lokma.

þimdi beþiktaþa “Beþiktaþlı doðmayanlar orospu cocuðudur” tezahüratı nedeniyle tribün cezası verdikleri zaman bütün kamuoyundan "canım iki dakikalık orospu cocuðu tezahüratı için tribün mü kapatılır?", ya da "küfür edeni cezalandır kardeþim, neden tüm bloðu cezalandırıyor" gibi eleþtirilere maruz kalacaklarını iyi biliyorlar. mesela daha önce yine beþiktaþ tribününe ceza verip kapattıklarında, passolig denen lanet sistemin yöneticisi "ben de yeðenimle beraber küfür etmememe raðmen ceza aldım" diye tff'yi eleþtirmiþ ve basında bu eleþtiri baya yer bulmuþtu.

iþte tff ve ona baðlı ceza kurulları, bu cezaları verirken hep bunları düþünürler "þimdi bjkye iki dakika için ceza versek bu eleþtirilerle karþılaþacaðız, ne gerek var kardeþim" ve hatta bu kurullarda beþiktaþ taraftarı olan üyeler vardır (her 3 kiþiden biri bjkli zaten ve kurul adil olsun diye mutlaka eþit sayıda Ýstanbul taraftarı kullanılmıþtır) "ya hep bjkye ceza veriyoruz, biz bu cezayı verdirmeyiz" diye beþiktaþ'ın önüne yatmıþ oabilirler, ayıplamamak lazım bu bizim kültürümüzde var. herkes bilir ki, bu lanet ülkede iþler böyle yürür. eðer taraftarın, medyada etki yapacak gücün varsa, yani "nüfuzlu" bir birey ya da kurum isen herkes sana karþı en ufak bir þey yapacaðında, iki kere düþünür, maazallah kimse hakkını gasp edemez. hakkın sonuna kadar korunur. hatta suçlu bile olsan, sana karþı uygulanacak yaptırımı uygulayacak makam iki kere düþünmek zorunda hissseder kendisini... senin iþlediðin suç, senden çok sana ceza verecek kurulu strese sokar.

sahipsiz bir kulüp isen de böyle en ufak hatanda ceza alırsın, herkes her konuda çok hassas kesilir. bu mesele deðil, bir maç ceza almıþsız sorun deðil ama bu alçak kültür ve anlayıþ asıl bizi rahatsız eden. çünkü ne yazık ki bu kültür spor kulüpleri ile sınırlı deðil. bu toplumda sahipsiz bir genç isen hakkını yerler gerekirse öldürürler, cocuk isen istismar ederler, kadın isen tecavüz ederler ve bunu yapanlar eðer “nüfuzlu” kiþiler ise cezalandırılmayabilirler. gücü gücüne yetene, bu ülkede iþler böyle yürür ve en aþaðıdan en yukarıya kadar bu kültürün dayattıðı ceza ne ise, biz buna katlanmak durumundayız, bir maç ceza almıþız, biraz hakkımız yenmiþ, sorun deðil. tecavüze, tacize, istismara, öldürülene üzülelim hep beraber

Baþta Serkan olmak üzere;
Yapılan tezahüratların etkisi, etik olup olmaması o anın ve ortamın etkisine göre deðiþebilir.
'Tüpkafa' tezahüratı da bir baþkasına göre etik olmayabilir ve belki ceza da verilebilir.
Hatta 'acemi hakem' sözüne bile ceza verilebilir. Yani ne yaparsak yapalım karar alıcının subjektif yaklaþımını engellemek mümkün deðil.
E ne yapabiliriz?
Maç öncesi veya sezon öncesi bir araya gelip Yapılacak Tezahüratlar baþlıklı bir tartıþma sonucunda karar alınabilse bu tartıþma belki olmazdı. Ama bu da çok idealist bir yaklaþım ve trübündeki anlık reaksiyonu hiç bir zaman sonlandırmaz.
Bence bizim trübünde artık uygulayarak gelenek haline gelmiþ olan oto-kontrol yeterli: Saðdan soldan (bazen benden) gelen çıkıþların, özellikle demirin üstünde galeyana gelip küfüre baþalayanların ''þþþþt-hooopp, ayıp, yapmayın'' tarzı tepkilerle durdurulma yoluna gidilmesi bizi korumaya yeter...
Haa bu arada herþeyi çok ince düþünüyoruz. Böyle ince gören bi bilardocu olsun, sayı kıralı olur.