Konu: 2013 - 14 / Süper Lig 32. hafta / Galatasaray - Gençlerbirliði

3 Mayıs Cumartesi
Saat 19:00
Galatasaray - Gençlerbirliði

rakip takımda muslera yok kaleyi ufuk ceylan koruyacak, objektif bir hakemle ve cavcav takımı frenlemezse (takım ne zaman potaya girse cavcav frene basıyor), farklı kazanacaðımız bir maç olacaðını düþünüyorum, stada gitmeyeceðim, lig tvde gs güzellemelerini dinlemeyip ki lig tv mi iptal ettirmiþtim herkese bunu öneririm, maçı radyodan dinleyeceðim.

Eðer bu maçta 2 gol atarsak; 2. golü atan oyuncu lig tarihi boyunca Galatasaray'a 90. ve deplasmandaki 40. gole imzasını atacak...

http://gencler.org/rakip_ist.php?rakip=Galatasaray

Galatasarayın kritik zamanlarında Ýstanbulda kazandıðımız birkaç maç hatırlıyorum. Adamların basına yansıyan ciddi problemleri var. Gerçekten bu maçı kazanmak için sahaya çıkıp, çaba sarf edersek 3 puanla dönmenin çokta zor olmadıðına inanıyorum.

Sakat ve cezalı oyuncumuz çok fazla.Umarım sıkıntı olmaz.

Erdem Ceydilek demiþ ki...

haftasonu ben Ankara'da deðilim ama, uygun bir mekanda buluþup hep birlikte maçı radyodan dinlemek güzel olurdu boþverin ligtv'yi, sudem'i falan

Erdem hangi radyo kanalı maçları veriyor?

onur_aydogan demiþ ki...

Erdem hangi radyo kanalı maçları veriyor?

Ýstanbul için 95.6 trt1

hem sohbet edip hem içip hem de radyodan maç dinleyebileceðimiz bir yer olarak aylak yaþamı öneriyorum.talep olursa þahane olur.

Arkadaþlar sudem nerede? (olurda giderseniz gelirim)

Radyo derseniz o da olabilir, maksat buluþup takım aðırlıklı hoþ sohbet ve güzel zaman geçirmek.

Ahmet_Ay demiþ ki...

Arkadaþlar sudem nerede? (olurda giderseniz gelirim)

Radyo derseniz o da olabilir, maksat buluþup takım aðırlıklı hoþ sohbet ve güzel zaman geçirmek.

Sudem'in yeri:

https://www.google.com/maps/place/Su...2f17da5504dd46

"maçı illa ki gözümle görmek istiyorum" diyen olursa, maç sudem'de izlenecek.

Kısmetse bu akþam stadda GS li bir dostumun locasından maçı izleyeceðim.
Büyük oðlum yaþ günüm için böyle bir organizasyon yapmıþ.
Eðer böyle bir fırsat olmasa idi takımımı izleyemeyecektim.
Ama diðer kardeþlerim de bu maça nasıl girebilecek orası muamma.
En tepedeki deplasman tribününde olmayı ve hep bir arada takımımızı desteklemeyi çok isterdim.
Aslında takımdaki önemli eksiklikler ve rakibin kazanma zorunluluðu ve hırsı nedeni ile kötü bir sonuçtan korkmuyor da deðilim. Ama nasıl olsa kümede kalmıþ olmanın getirdiði bir huzur da yok deðil.

Ne diyelim?

HAAAYDI GENÇLER......

Þirketimiz, misafirlerini aðırlamak üzere aldıðı G.Saray kombinelerinden iki tanesini bu maçta kullanmamı önerdi. Nevzat Abi de bu maça mutlaka gitmek istediðini söyleyince isterse paso lig almadan bu maçı G. Saray tribününde izleyebileceðimizi söyledim. Önce o da benim gibi tereddüt etti ama hem kemik seslerini duyabileceðimiz hem de 5 golün atıldıðı kaleyi off side kamerasının açısında izleyebileceðimizi koltukların konumunu görünce takımı izleme isteðimiz aðır bastı. Mehmet Hoca'nın hemen çaprazında maçı izledik.

Ilk yarı neredeyse mükemmel bir oyunla G. Saray'ı sahadan sildik. Yerden ayaða paslarla G. Saray'a top göstermedik. Daha maçın ilk 15 dakikasında savunmanın arkasına atılan iki kanat topu ile 2-0 öne geçtik. 3. Golü bulabileceðimiz birkaç pozisyonu deðerlendiremedik. Ilk yarıda özellikle orta sahanın ortasında oynayan Gosso yıldızlaþtı. Nizamettin, Doða, Hakan ve Ahmet de mükemmele yakın oynadılar.

2-0'dan sonra G.Saray oyunu sertleþtirdi. Aslında iyi maç yöneten hakem tribünlerin baskısı nedeniyle kasıtlı tekmelere kart çıkaramadı. Ikinci yarının hemen baþında sahanın en iyisi olan Gosso'nun sakatlanması hem takımın mücadele gücünü düþürdü, hem de pas trafiðimizi bozdu. Geriye yaslanmak zorunda kaldık. 5 dakika içinde gelen 2 karambol golüne engel olamadık. Maçın böyle biteceðini düþünürken son dakikada yediðimiz golle maðlup olduk.

Stancu, Kulusiç, Tosiç gibi çok önemli eksiklerimize raðmen diþe diþ bir futbol oynadık. Mehmet Hoca her türlü takdiri hak ediyor. Yenileceksek böyle onurlu futbol oynayıp yenilelim. Ahmet, Uður, Yusuf'a Doða ve Hakan'ı eklersek 5 tane altyapıdan gelen oyuncumuz oynadı. Çok da iyi oynadılar. Önümüzdeki sezon bu oyunculara gözü kapalı formayı teslim edebiliriz.

Önümüzdeki sezon Zec, Kulusiç ve Gosso'nun sözleþmesi sona eriyor. Þu anda kadromuzda 12 yabancı oyuncu var. Federasyon önümüzdeki sezon 5 futbolcunun kadroda 3 oyuncunun tribünde olmasını istiyor. Yabancı sınırlaması nedeniyle bu oyuncularla yollar ayrılabilir. Bence Gosso mutlaka takımda kalmalı. G.Saray maçında Dahlin ve Radkov klas oyuncular olduklarını gösterdiler.

Herkesin dün geceden beri dillendirdiði hakem hataları, sertlikler, çirkeflikler bir yana maçın gitmesindeki sebeplerden baþlıcası bir yana.
Hocayı seviyoruz, geldiðinden beri kısıtlı kadroyu iyi bir mental örgütleme ile iyi bir yere getirdi ama ikidir aynı hatayı yapıyor.

Dün gece GOSSO sakatlanınca Deniz Naki'yi oyuna aldı... Gosso'nun yerine de Oktay-Jimmy ikilisinden birisini kaydırdı. Deniz Naki'yi kiþilik olarak sevsek de oyunculuk düzeyi olarak þu an ligimizin seviyesinde deðil. Oyuna fiziksel veya topla hareket olarak müsbet katkı yapma olasılıðı az bir görüntü çiziyor. Deniz'in yerine oyuna alınacak Ferhat, Yusuf, Sedat veya Serkan maçın bizde kalmasını saðlayabilirdi.
Deniz'in etkisizliðinin yanısıra Oktay veya Jimmy'nin çıkan Gosso gibi defansif özelliklere sahip oyuncular olmaması maçı tutan orta saha mücadelemizin canına okudu ve takım ilk yarı maçı domine ederken ikinci yarı iki pası peþpeþe yapamaz hale geldi. En ölü haliyle yakalanan Gs bile canlandı...

Bu hatayı hoca iki maç önce de yapmıþtı.
Takımı neredeyse 10 kiþi bırakan bir hata oldu bu.. Oysa ki Ferhat gibi agresif defans yapabilen, Sedat gibi bu ligin kurdu olmuþ iki oyuncu ile ölümüne direnme oyunu oynayabilir belki de kazançlı çıkardık. Veya Serkan Kurtuluþ gibi Hakan Aslantaþ'a bile hücum oyunu konusunda fark koyabilen ve sað kanadı iþler hale getiren bir yetenek ile takım, topu oyunda tutabilirdi.

Oyuncuların kiþisel özelliklerine bakmak yerine sadece oynadıkları mevkiye göre ezberden yapılmıþ bu oyuncu deðiþikliði ile hoca maçı kendi elleri ile HEDÝYE etti.. GEÇMÝÞLER OLA.

Haa bir de sevgili BAÞGANIMIZIN devre arası elfrenini çekip de " aman haa gs'yi çok skıþtırmayın" demiþ olma ihtimali de var...

Passolig'in can sıkıcılıðı devam ederken br de bu tarz sıkıcılıklar insanda tat bırakmıyor! :-/

Arda'nın Deniz Naki yorumuna katılıyorum. Bu oyuncumuz henüz süper lig seviyesinde deðil. Savunma yönü çok zayıf. Gosso sakatlanınca yerine çok beðendiðim Yusuf girseydi muhtemelen maçı kazanırdık. Mehmet Hoca ısrarla oynattıðına göre bir beklentisi vardır mutlaka.

Baþkanımız 15 dakikalık devre arasında soyunma odasına gidip gelecek kondisyona ve sürate sahip deðil Arda.

Maçta beni üzen tek nokta 2-0 önde iken 3-2 maðlup olmamızdır.
Ýlk yarıyı izlemedemi, güzel oynayıp iki güzel gol atmıþız.
Bariz hakem kayırmaları ve Melo'nun ''muhteþem'' performansı ile ikinci yarı maç aleyhimize döndü.
GS yi bilmem ama bizim için sıradan bir lig maçı geride kaldı.Bana göre GS'lı futbolcuların son düdükle birlikte sergiledikleri büyük sevinç maçın ne kadar sıradan olduðunun göstergesidir.
Ýkinci yarı Yusuf Emre ve Ferhat'ın oyuna alınması daha erken olabilirdi. Çünkü ilk devre maçında Ferhat Ankara'da yanılmıyorsam yine GS'ye karþı çok güzel oynamıþtı.
Bugün Petroviç ile ilgili birþeyler duydum. Doðru olsa da olamsa da, hepsi gitsin, bizim gençler bize yeter.
Her zaman söylediðimiz gibi çok iyi birkaç kilit oyuncu destekli genç, dinamik, altyapıya dayalı yerli kadro bu ligin tozunu attırır.
Lütfen Mehmet Hoca, gelecek yıl bu dediklerimizi dikkate al.

Gosso sakatlanarak çıktı deniliyor. Sakatlıðı hakkında basında her hangi bir haber göremedim. Ýnternette arama yaptım, Mersin Ýdman Yurdu takımındayken yaþadıðı sakatlık haberlerine ulaþtım. Sakatlıðının ne olduðunu bilen var mı? Yoksa sakatlıðı "sanal" mı? Diðer taraftan Petroviç'le ilgili bir haber çıktı. Ne kadar doðrudur bilinmez. Sonuçta, Cavcav'ın Galatasaray'ı sevdiði gerçeði ve olup bitenleri bir araya getirdiðinizde güzel bir "komplo teorisi" ortaya çıkıyor.

Uçmayalım arkadaþlar, o kadar da deðil artık.