Fuat Çapa'ya yeni takımında baþarılar dilerim. Bence aradaki ücret farkına raðmen G.Birliði'nde kalması kendi kariyeri açısından daha doðru bir tercih olurdu. Eldeki kadroya bir iki takviye yapılınca süper ligin en iyi ekiplerinden biri olacak. Metin Diyadin'in daha baþarılı bir hoca olacaðını düþünüyorum.
Çapa açısından ücret farkını tercih etmesini anlamak mümkün. Özellikle stabilitenin olmadıðı bizim lig gibi ortamlarda.
Diyadin'i severim de karadenizli damarını Cavcav bu kez nasıl idare edecek merak ederim. Ýdare edilirse en iyi hoca seçeneði olduðunu da düþünürüm hani...
ben de hocaya yeni takımında baþarılar dilerim. umarım oðlunu da 18'e sokabilip, maçbaþı parası aldırabileceði erciyes'e götürmüþtür.
bir sistemdir oturdu, oturacak, ha bu yıl oldu ha öbür yıl olacak derken iki yıldır bekliyoruz. iki yıldır ilk önce 9. ikinci yıl 10. bitirdik. buradaki baþarıyı ben göremiyorum sanırım. yani yoktur demiyorum da, varsa ben göremiyorum galiba diyorum. ben açıkçası hocayla ilgili büyük bir hayal kırıklıðı içindeyim. hele o basın toplantısı saldırganlıkları falan, inanamadım. bizim bildiðimiz o beyefendi, o avrupalı adama nolmuþ, anlamadım.
neyse, dediðim gibi. yolu açık olsun. bize kazandırdıklarıyla onu güzel hatırlayacaðız. çünkü biz, çoðunlukla güzel hatırlama eðiliminde bir taraftar güruhuyuz zaten.
Ersun Yanal ile elde ettiðimiz sportif baþarıyı 10 yıl içinde hiç bir teknik adamla yakalayamadık, bu doðru.
Bu 10 yıl içinde kimler geldi kimler geçti?
Hemen aklıma gelenler; Oðuz Çetin, Bülent Korkmaz, Erdoðan Arıca, Ziya Doðan, Fuat Çapa, Thomas Doll, Mesut Bakkal, Reinhard Stumph ve diðerleri...(Mehmet Ali kronolojik olarak ve kaç hafta görevde kaldıkları konusunda belki daha detaylı bilgi verir) Bu arada Ersun Yanal (2. geliþinde) ve Giray Bulak önce takımın baþına getirilip sonra daha bir antrenmana bile çıkmadan gönderilmiþlerdi.
Böyle bir kulüpte (belki de bizim bilmediðimiz bir sürü olumsuzluða raðmen) kesintisiz 2 yıl görev yapmak kolay iþ deðil.
Takımı ben kurarım, para eden her futbolcuyu satar elde ettiðim gelirin ancak 1/4 nü harcayarak eksikleri tamamlarım anlayıþı ile kurþunlu süper ligde bir takım çalıþtırmak...Uzatmayalım, hepimizin bildiði þeyler iþte.
2nci Fuat Çapa döneminin ilk senesine deðilde ikinci senesine yönelik iki farklı görüþ oluþtu sanki.
1- Bu kadro ile ilk üçe girmemiz gerekirkene hocanın korkak futbol anlayıþı yüzünden fırsat kaçtı. 15 beraberlik bunun kanıtıdır.
2- Bu kadro ile ilk üçe girmemiz hayaldi, Düþme korkusu yaþamadan 8. lik ile 10. luk arası baþarıdır. 15 beraberlik bu seneye özgü ligin kıran kırana geçmesinin sonucudur.
Ben ikinci görüþe katılanlardanım.
Ben de ucuncu bir gorus ekleyeyim: Kadrodan bagimsiz olarak, 2 sezon ayni hocayla calisan takimin oyun pattern ine, sahada yapmak istedigi seye dair bir fikir vermesi ve bir saha ici stratejisini-oyun kulturunu ama agir ama hizli adimlarla yavas yavas yerlestirmekte oldugunun isaretlerini vermesi gerekirdi. Oysa 2 sezonun sonunda Fuat Capa'nin takimi hala sokaktan cevrilmis iyi futbol oynayan 11 adamin ellerinden gelenin en iyisini yaptiklari bir toplama takim gibi duruyordu.. Kisacasi bence mesele eldeki arabaya gore yeterli bir hiz tutturulup tutturulamadigindan ziyade, arabanin herhangi bir "yol" (ama dogru ama yanlis yol, ama hizli ama yavas bicimde) uzerindeymis goruntusu vermemesiydi.Ozan_Güler demiþ ki...
Geçen sezon Fuat Hoca adeta bir mucizeyi baþardı ve düþmenin en büyük adayı olarak nitelendirilen takımı son haftalara kadar ilk 5 içinde tuttu. Bu sezon ortada bir baþarı öyküsü yok. Oynadıðımız futbolu kendisi de beðenmedi. Gerekçe olarak Yasin, Tüm ve Soner'in takımdan ayrılmasını gösterdi. Bu saydıðı oyuncular gittikleri vasat takımlarda ilk onbire girmekte zorlandı. Bence Tum ve Soner'in gitmesi doðruydu. Soner gitmeseydi bu sezon Özgür'ün müthiþ performansından mahrum kalırdık. Yasin'in yeri dolmadı ama kulübün tüm çabalarına raðmen Trabzon aklını çelince sözleþme yenilemeyi kabul etmedi.
Gelen oyunculardan Tosiç, Vleminckx, Petroviç, Tomiç takıma büyük katkı saðladılar. Buna raðmen geçen sezonun gerisinde kaldık. G.Saray ve F.Bahçe maçlarında aldıðımız sansasyonel galibiyetler bu kayıp sezonun teselli ikramiyesi oldu.
Hoca deðiþiminin takıma yeni bir hava ve heyecan getireceðini düþünüyorum.
Kimse bu yılki takımın geçen yılki takımdan kadro ve kalite olarak geride olduðunu iddia edemez ederse ancak fuat hoca eder, o da baþarısızlıðını örtmek için.
Ligde bir çok takımın bir kaç hafta üstüste aldıðı galibiyetler ile 3-4 basamak tırmandıðı ve sonra geriye düþtüðünü sık sık gördük.
Puan olarak uçurumlar yoktu ve kıl farkı ile dereceler belli oldu. Son maç o uzaktan golü yemesek 11. deðil de 8. basamakta ligi bitirecektik. Hatta bir maç daha
alsak 6. sırada...
Hoca Tum örneði verebilir çünkü ilk yarı tamamen santraforsuz oynadık gibi bir þey. Belki de Lekiç yerine daha etkili bir santraforumuz olsa bir kaç puan daha
yapıp bir kaç basamak yukarıda bitirecektik ligi. O zaman da baþarısız gibi gözükmeyecektik. Lig de dengeler çok oynak olduðu için her an her þey deðiþti.
Bizim gibi kırılgan takımlar ise bu denge de bir kaç kez öne çıkar gibi olsa da ortalama sıralarda ligi bitirdi.
Ama hepimizin bildiði gibi... bir kaç þut gol olsa bir kaç pozisyonda hakem engellemese belki de 2-3 sıra yukarıda olup görece baþarılı olacaktık.
Ýlginç bir lig yaþandı.
Yetkileriniz
Alıntı
Paylaþ