Dün uzun bir aradan sonra ilk kez uygunluk yakalayıp antreman ziyaretine gittim. Ahmet Ay ve Nedim'lerin grubu ve yanıma götürdüðüm futbol meraklısı amcam ile antremanın son bölümüne doðru yapılan çift kaleyi
heyecanla izlerken bir anda itiþ kakıþ farkettik. Uzun süredir huzursuzluk çıkarttıðı söylenen El Kabir'in genç Atabey Çiçek'e kafa atıp sonrasında da üstüne yürüdüðünü gördük.
Atabey ilk baþta alttan alır gibi yapsa da sonra o da karþılık verdi.
Sonra da taraftar olarak bizler 3-5 bir þey söyledik. "Yakıþıyor mu", "takımı bu hale siz getirdiniz, siz toparlayacaksınız!" gibilerinden ve dıþarı çıktık.
Anlaþılan o ki, kulübün içi kaynıyor ve yabancılarda da baþta El Kabir olmak üzere epey bir rahatsızlık durumu var.
Hafta içi Valid Atta'yı markette gördüm ve suratı çok asık ve morali bozuk duruyordu. Instagram adreslerinde ilk geldiklerinde süreki Ankara ve Gençlerbirliði paylaþan adamlar bir süredir bunu da durdurdular.
Teknik heyet ise fazlasıyla "gelip geçiciyiz biz" modunda...
Ama her þeye raðmen inceden inceye de bir ümitlenme modu da yok deðil. Çift kale epey hırslıydı. Özellikle Tomiç'i ve Hopf'u beðendik. Ýstekliydiler.
Bugün alınacak puan veya puanlar bu kara bulutlu ortamı daðıtabilir.
Ýyi para getirecek ise ve yerine yenisi konulabilecek ise El Kabir gibi sürekli kendine oynayan ve ikilik yapan bir adam da uzaklaþtırılabilir.
Oyunculuðunu sevmek ve takdir etmek baþka, bencillik ve huzursuzluk ile takımı germek baþka.